Bahçeli’den Anayasa Açıklamaları
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Anayasa’nın ilk 4 maddesine şaşı bakanlar ve şaibeli tavır gösterenler bizim için yok hükmündedir, ciddiye ve muhatap alınmaya değecek hiçbir yanları da yoktur. Milliyetçi Hareket Partisi, ‘4’üncü madde değişsin, diğer 3 maddeye bir şey demiyoruz’ sözlerini, ‘kale olsun; ama surlara gerek yok’ diyen mağlup ve meczup anlayışla bir ve aynı görmektedir” dedi.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, parti genel merkezinde Merkez Yönetim Kurulu ve Merkez Disiplin Kurulu toplantılarının ardından basın toplantısı düzenledi. Bahçeli, Batı Şeria’da İsrail güçlerinin açtıkları ateş sonucunda hayatını kaybeden ve Aydın Didim’de toprağa verilen Ayşenur Ezgi Eygi’ye, katledilen Filistinlilere Allah’tan rahmet diledi. Bahçeli, müesses uluslararası siyasi ve ekonomik sistemin zora dayalı ve tehdit diliyle yeniden tasarlanmakta olduğunu belirterek, “Coğrafyalar silahların gölgesinde, paylaşım kavgalarının göbeğindedir. 2 gün evvel Lübnan’da yaşanan İsrail kaynaklı dijital saldırı ve bu kapsamda çağrı cihazlarının uzaktan patlatılması tehdit algılarını zirveye çıkarmıştır. Kullanılan cep telefonları bile risklidir ve dikkat gerektirmektedir. Doğası gereğince tarafsız olmayan teknolojik serpilme ve sıçramalar hakim güçlerin denetimi altında felaketleri mayalandırmakta, düşmanlıkları katlamaktadır. Artık hiçbir yer güvenli değildir. Artık hiçbir şey de eskisi gibi olmayacaktır. Haritaların yeni baştan çizilmesi, mahkum ülkelerin ve mazlum toplumların sömürü çarkında daha da öğütülmesi amacıyla sıcak çatışma ve savaşların refakat ettiği masa başı cinnet ve cinayet mesaisi yoğunlaşmıştır. Kısaca temas ettiğim yüksek tehdit ve tehlikeler gittikçe mesafe alıyorken, Türkiye’mizin; bayatlamış, kapanmış ve geride bırakılmış kronik tartışmaların tekraren baskı ve dayatmasına maruz bırakılması dışarıdan güdümlü şirret oyunun ara istasyonudur” dedi.
‘ERKEN SEÇİM AKIL TUTULMASIDIR’
Bahçeli, muhalefeti ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i eleştirerek, “Son zamanlarda yaşananlar, ortalığa saçılan olaylar ve bunların medya aracılığıyla psikolojik harekat biçiminde servis edilmesi kesinlikle normal değildir. Milli mukavemeti kırmak için zillet içinde yuvarlanan kukla muhalefet, ziyan içinde olan diğer muhbir unsurlar, tetikçilik ve teşrifatçılık yapmaktadır. Anlaşıldığı kadarıyla, CHP Genel Başkanı hayal tacirliğini, boş keseden atıp tutmayı siyaset zannedecek kadar hayatın ve hadiselerin gerçeklerinden uzaklaşmıştır. Özgür Bey’in 31 Mart seçimlerinden sonra ‘erken seçim istemeyeceğiz’ açıklaması mıh gibi hafızalara kazınmışken, bunun üzerinden çok geçmeden 2025 yılının Kasım ayında erken seçim çağrısını telaffuz etmesi akıl tutulması ve hayal tutsaklığıdır. ‘Sandığı getirip iktidara geleceğiz’ diyen bu ayarsız zatın deli saçması vaadi ise bir litrelik rakının 140 liraya inmesinden başka bir şey değildir. Mavi Vatana ‘masal’ diyen siyasi sefalet iyice azıtmıştır. Türkiye’nin muhalefet sorunu habis ura dönmüştür. CHP’ye oy veren kardeşlerim bu patolojik yönetim anlayışına gerçekten müstahak görülmemelidir. CHP’nin 6 okundan devletçiliği mora ve yeşile boyamaktan bahsedenlerin aslında kendilerine yakışan rengin pembe olduğunu buradan hatırlatmak samimi düşüncemizdir. DEM’lenmiş CHP ve diğer yedekleri Türkiye’nin iç cephesini düşürmekle tembihli ve görevlidir. Bu sayede bölgesel ve küresel tehditlere müsait hale gelecek olan ülkemiz gerisin geriye Sevr şartlarına sürüklenecektir. CHP yönetimine hakim olan sadece cehalet, sadece ihanet, sadece melanettir” diye konuştu.
‘MHP’YE 4 MADDEYLE İLGİLİ SORU SORMAK KİMSENİN HADDİ DEĞİLDİR’
Bahçeli, Özgür Özel’in Anayasa’nın ilk 4 maddesiyle ilgili görüşünü sorduğunu hatırlatarak, “Aklınca kurnazlık yapan, dedikodu üreten, siyasi işportacılığa özenen Özgür Bey’in bildiği kadar bizim unutmuşluğumuz vardır. Usul ve üslup bilmeyen, gecesi başka gündüzü başka olan, gözleri fel fecir okusa da feleğin çemberine yakasını ve yarınlarını kaptıran bu siyaset defosunun önce DEM ve PKK’yla illiyet, irtibat ve iltisağını anlatması daha makul ve daha mantıklı olacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi’ne Anayasa’nın ilk 4 maddesiyle ilgili soru sormak, bu kapsamda teste tabi tutmak, yoklama yapmak elbette hiç kimsenin hakkı, harcı ve haddi değildir. Kim olursa olsun, hangi mevkide bulunursa bulunsun, Anayasa’nın ilk 4 maddesine şaşı bakanlar ve şaibeli tavır gösterenler bizim için yok hükmündedir, ciddiye ve muhatap alınmaya değecek hiçbir yanları da yoktur. Milliyetçi Hareket Partisi ‘4’üncü madde değişsin, diğer 3 maddeye bir şey demiyoruz’ sözlerini, ‘kale olsun; ama surlara gerek yok’ diyen mağlup ve meczup anlayışla bir ve aynı görmektedir. Özgür Bey’in bize soru sormak yerine böylesi bir bayağı ve sakat tartışmanın neden ve niçin gündemde tutulduğunu, kırılgan bir zamanda hangi niyetle polemik malzemesi yapıldığını kendisinden başlamak kaydıyla itiraf etmesi akla ve adamlığa en yatkın, en uygun seçenektir. Anayasa’nın 4’üncü maddesinden hareketle ilk 3 maddeyi değiştirmeye yeltenecek ve buna muvaffak olacak bir bedhahta bu dünya gözüyle müsaade etmemiz ve çanak tutmamız imkansızdır ve emel sahipleri kendilerine mutlaka çekidüzen vermekle mesuldür” ifadelerini kullandı.
‘DEVLET SUÇLULARIN PEŞİNDEDİR’
Bahçeli, Türkiye’nin günlerdir çok acı verici iki olayla çalkanmakta olduğunu da söyleyerek, “Bunlardan birincisi, Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi Tavşantepe köyünde 8 yaşında hayattan kopartılan ve cansız bedeni bir dere kenarında bulunan Narin yavrumuz, diğeri de Tekirdağ’ın Malkara ilçesinde dilimin söylemeye varmadığı vahşete maruz kalan Sıla bebeğin dramıdır. Bu sabilere kıyanların en ağır bedelleri ödemesi adalet ve hukuk namusudur. Milletimiz alenen işlenen insanlık suçları karşısında müteessir, öfkeli ve infial halindedir. Narin ve Sıla yavrularımız hepimizin ve herkesin yüreğine ateş düşürmüştür. Narin’i hunharca katlettiler. Allah rahmet etsin diyorum. Sıla’yı mahvettiler. Şifa bulmasından başka ne diyeceğimi de maalesef bilemiyorum. Cinayetin ve diğer barbarlığın detaylarını elbette anlatacak değilim. Türk adaleti canilerin yakasından mutlaka tutacak, Narin’in ölümünde parmağı olanlar, Sıla’ya kastedenler ümit ederim ki güneş yüzü görmeden kapatıldıkları karanlık hücrelerinde çürüyüp gideceklerdir. Özellikle Narin yavrumuz 29 gündür bilinçli bir şekilde medyanın ve fırsatçı mihrakların istismar konusu yapılmıştır. Jandarma ve polislerimiz devrededir. Savcılarımız görevlerinin başındadır. Devlet suçluların peşindedir” dedi.